Yolculuğumuz sırasında Konya’da bir öğle yemeği molası verdik. Bu defa etli ekmekten farklı bir şeyler yemek istedik. Vedat Milor’un tavsiye ettiği mekanlar arasında vardı Tiritçi Mithat, oradan aklımda kalmıştı. Gerçi Adana’da tavsiye ettiği bir mekanı denemiştim, hiçbir şey yiyemeden çıktığım mekanlardandı ama bir de burayı deneyelim dedik. Neyse, sevgili navigasyonumuz (sağ olsun Bodrum’a giderken bizi bir dağ köyüne çıkardığından biraz güvenimi sarstı da:) biraz yolu uzatarak da olsa istediğimiz yere götürdü. Adresi oldukça kolaymış aslında, Aziziye Camii karşısında ara sokakta (İş bankasının arkasında) küçük bir esnaf lokantası.
Gittiğimizde ilk olarak dikkatimi çeken şey menüde tirit,zerde ve çay dışında hiçbir şey olmamasıydı. Yanlış hatırlamıyorsam içeride 6, dışarıda 3 masa vardı. Ve tabi ki sırada bekleyen insanlar… Para kazanma kaygısından ziyade, babadan kalma geleneği sürdürme çabası olduğu aşikardı. Et bittiği an öğle saatleri bile olsa dükkan kapanıyormuş. Aklınızda olsun.
Tiridine gelince, oldukça lezzetli, sunumuyla zaten oldukça göz doyurucu. Porsiyonu da bana fazla geldi, bitiremedim.
afiyetler olsun:)
YanıtlaSilÇOK GÜZEL GÖRÜNÜYOR. BU SAATTE KARNIM DA ACIKTI.
YanıtlaSilBenim memleketim , tirit can'dır :))
YanıtlaSilHacı şükrüyü de denememizi öneririm.
Harika paylaşımlar :)Tirit de çok severim..
YanıtlaSilafiyet olsun.. listeye aldım giden olursa önereceğim..
YanıtlaSilafiyet olsun,bizim navigasyonda şaşırıyor ara sıra sağa dönün diyor ama sağda dönecek yer yok,çok dönüyoruz sayesinde bilmediğimiz yerlerde :)
YanıtlaSil